İklim bir yerin, ortamın havasıdır, sıcaklığıdır ve insanı etkileyen tüm unsurlarıdır. Genellikle fiziki olarak sıcaklık, nem ve havadaki diğer değişimler iklim diye anlatılır. Peki sosyal iklim nedir?
“Sosyal iklim” diye bir kavram akademik olarak vardır, psikoloji 祶releri bunu bilir. Bazı yazarların da bu kavramı kullandıklarını gördüm. Zaman zaman günlük hayatta “buranın havası değişti” dediğimizde, veya “filanca kişi geldi ortamın havası bozuldu” dediğimizde kastettiğimiz havanın fizik şartları değildir.
Bazı insanları “soğuk” diye tanımladığımızda yine sosyal bir davranış kalıbını ifade etmek isteriz. Doktorlar ne der bilmiyorum ama “sıcakkanlı” diye tanımladığımız insanların kanında herhalde diğer insanlara göre sıcaklık farkı yoktur. Öyleyse toplumda, toplumsal olaylarda, insanların psikolojilerinde iklim ve meteoroloji kavramlarını mecazi olarak kullanıyoruz. Bu bir dil meselesi.
Ama esas olarak gerçekten de “sosyal iklim” vardır ve biz o iklimde yaşıyoruz, o iklimin şartlarından etkileniyoruz. Çevremizde oluşan olaylar psikolojimizi etkiliyor. Yakınlarımızın hastalanmaları, problemlerinin olması veya refaha ermeleri, huzur içinde olmaları, mutlu anlar yaşamaları çevresinde bulunan bizleri etkiliyor.
Dışa vurduğumuz tepkilerimizle çevremizi etkileriz. Somurtkan ve mutsuz olduğunuzda bilmelisiniz ki sosyal çevrenizi bir anlamda kirletiyorsunuz. Güler yüz gösterdiğinizde sosyal iklimin gelişmesine katkıda bulunuyorsunuz. Elbette yapmacık ve göstermelik şeyler yapın demiyorum. Ama şunu bilmeliyiz ki keyifli olmakla veya keyifsiz olmakla sadece kendimizi değil çevremizi de etkiliyoruz. Ve bu tavırlar ve duygu durumları kitlelere yayıldıkça sosyal iklimi etkileyecek hale de gelebilir.
Daha geniş perspektiften bakacak olursak, devlet idarecilerinin yenilikleri, uygulamaları veya sebep oldukları olumlu ve olumsuz tepkiler hepimizi etkiliyor. Sadece atmosferi delen gazlara karşı mücadele etmek yetmez. Sosyal iklimi bozan, kutuplara çeviren veya cehenneme döndüren olaylara karşı da mücadele edilmeli. Artan suçlar, büyük kinler, devleşen hırslar, doyumsuzlağ varan istekler bütün dünyanın sosyal iklimini etkiliyor.
Herkes kendinde ve çevresinde alacağı bazı tedbirlerle sosyal iklimi etkileyebilir.