Bu dünyaya geldik geleli öğreniyoruz. Önce nefes almayı öğrendik, sonra emmeyi ve içmeyi öğrendik. Biberon, kaşık mama derken yemeyi öğrendik. Emekledik, yuvarlandık, düştük ve yürümeyi öğrendik.
Anneden, babadan ve çevreden dinleye dinleye, taklit ede ede konuşmayı öğrendik. Okula gittik karalaya karalaya yazmayı öğrendik. Çocuklarla sokakta oynadık, anlaşamadık kavga etmeyi öğrendik. Ailemizin muhteşem tavrı dolayısıyla ağlayarak ve direterek istediğimizi elde etmeyi öğrendik.
Bahçeye çıktık, parka gittik; ağaçları, çiçekleri, yeşilliği gördük. Parkta bir köpek ısırdığında, evdeki kedi bacağımızı tırmaladığında acıyı ve korkmayı öğrendik.
Sonra okula gittik o her şeyi bilen, sonsuz güvendiğimiz öğretmenimiz bize o kadar çok şey öğretti ki.
Öğretmen şikayet edene inanınca başkalarını şikayet etmeyi ve kendi çıkarlarımız için başkalarını kullanmayı öğrendik.
Okuduklarımıza inanmayı, büyüklerimize güvenmeyi öğrendik. Sonra tam aksi şeyleri de okuyunca veya duyunca güvensizliği öğrendik.
Dörtişlemle rakamları alt alta toplamayı okulda öğrendik ama kin ve nefretleri toplamayı, insanları guruplra bölüp gruplardan çıkartmayı yaşayarak öğrendik.
Dayak yiye yiye dövmeyi öğrendik. Bağrışmaları dinleye dinleye bağırmayı öğrendik.
Okula gittik, fizik öğrendik, matematik öğrendik, coğrafya öğrendik ama en önemlisi yasakları duya duya çaresizliği öğrendik.
Radyolarda haber dinledik, televizyonlarda izledik, adliye koridorlarının insanlarnın yumruklaşmasını gördük hukuk düzenini öğreneceğimize hakkın zorla alınan bir şey olduğunu kavradık. Hakkını aramazsan kimse sana hakkını vermez demeye geldi tavsiyeler.
Sizin anlayacağınız, bu kadar zaman boyunca;
Korkmayı öğrendik,
Endişeyi öğrendik,
Mutluluğu tatmayı, mutlu olmayı ve mutluluğu paylaşmayı öğrendik.
Nefreti, kini, kıskançlığı, çekememezliği öğrendik.
Yönetmeyi, baskı kurmayı, egemen olmayı, bilgiçlik taslamayı, bencilliği öğrendik.
Korumayı, sahiplenmeyi, çalmayı, yalan söylemeyi, aldatmayı öğrendik.
Eğlenmeyi, espri yapmayı, alay etmeyi, dalga geçmeyi, aşağılamayı, küçümsemeyi öğrendik.
Üretmeyi, değiştirmeyi, büyütmeyi, abartmayı, güzelleştirmeyi öğrendik.
Sevk almayı öğrendik.
Seçmeyi öğrendik.
Bilmeyi öğrendik, öğrenmeyi öğrendik.
Merak ediyorum acaba yaşamayı öğrendik mi? Yaşamaktan kim ne anlıyorsa.
Previous Post
Domates Yetiştiren Herkes Adam Yetiştirebilir mi? Next Post
Eğitim Siyasete Kurban Olmasın admin
Recommended Posts
Tabiatta hemen her şey bir mücadele içindedir. Hayatta kalabilenler bu mücadelede kendi ihtiyacı olan imkan ve şartları sağlayanlardır. Bitkiler çevre şartları, diğer bitkilerin etkileri ve hayvanların saldırılarından kurtulabildikleri ölçüde hayatta kalıp gelişir. Hayvanlar da benzer şekildedir. Güvenliğini sağlayan, beslenebilen, iklim şartları karşısında […]
Haber kaynaklarına baktıkça canımız sıkılıyor, dehşete düşüyoruz, tüylerimiz diken diken oluyor. Masum çocukların ölümü günlerce, aylarca meşgul ediyor bizi. Gencecik çocukların cinnet halinde işledikleri cinayetler kabusumuz oluyor. Cinayetler, tecavüzler, savaşlar, insanın insana reva gördüğü nice şenaatler. Ne oluyoruz, neden bu hale geldik […]